ÖMER HAYYAM KİMDİR?

      Ömer Hayyam (18 Mayıs 1048- 4 Aralık 1131) İran Nişaburlu şair, filozof, matematikçi ve astronom’dur. Hayyam, yazdığı şiirlerde Müslümanlığı “ŞEKİLCİLİK” olarak yorumlayan softalara asırlar önce savaş açan ve onlarla mücadele eden biridir. Bugün İslam’ı savunma adına kendilerini dindar, kendileri gibi olmayanları da dinsiz görenler Hayyam’ın yıllar önce eleştirdiği şekilci yaklaşımlardan halen kurtulamadığı gibi artırarak devam ettirmeye çalışmaktadırlar. İşte Ömer Hayyam bu gibi kişiler için şöyle diyor;

İçin temiz olmadıktan sonra

Hacı hoca olmuşsun kaç para

Hırka, tespih, post, seccade güzel

Ama TANRI KANAR MI BUNLARA

Sen sofusun hep dinden dem vurursun

Bana da sapık dinsiz der durursun

Peki, ben ne görünüyorsam O'yum

YA SEN NE GÖRÜNÜYORSAN O'MUSUN

      Erdemli bir insan olmanın şekilde değil özde olması gerektiğini, sevgi ve ibadetin karşılıksız ve menfaatsiz olduğunda anlam kazandığını, karşılık beklendiğinde bunun adının ancak ticaret olduğunu o yıllarda söyleyen ve söyleyebilen Ömer Hayyam diyor ki;

İsyan edip karşında duracağım, neredesin?

Karanlığı, ışığa yoracağım, neredesin?

İbadete karşılık cenneti alacaksam

'Bağış mı ticaret mi' diye soracağım neredesin?

Kör cehalet çirkefleştirir insanları.

Suskunluğum asaletimdendir.

Her lafa verecek bir cevabım var elbet

Lakin bir lâfa bakarım laf mı diye,

Bir de söyleyene bakarım adam mı diye.

      Ömer Hayyam çok iyi bir matematikçi olup, dünyanın ilk rasathanesini kurmuştur. Rubaileri ile ünlenmiştir. Rubailerinde, hayata ve insana ilişkin konularda özgürce ve korkusuzca düşüncelerini ifade etmiştir. İslam dünyasında siyasi iktidar mücadelelerinin yoğunlaştığı, güç ve kudretini korumak için dini kullanmanın ve yobazlığın arttığı, bilim, sanat ve aklın reddedildiği dönemlerde insanlara ışık tutup yol göstermeye çalıştığı ve yanlışlara muhalif olduğu için Öme Hayyam itibarsızlaştırılmaya çalışılmıştır. Bu nedenle Ömer Hayyam tüm zamanlarda iktidara muhalif olanlar için bir ilham kaynağı olagelmiştir. Diyor ki Ömer Hayyam;

Ey kara cübbeli senin gündüzün gece

Taş atma dünyayı bilmek isteyenlere

ONLAR YARATANIN SANATI PEŞİNDELER

SENİNSE AKLIN ABDEST BOZAN ŞEYLERDE....

Ey kör!

Bu yer, bu gök, bu yıldızlar, boştur boş !

Bırak onu bunu da gönlünü hoş tut hoş !

Şu durmadan kurulup dağılan evrende

BİR NEFESTİR ALACAĞIN, O DA BOŞTUR BOŞ